Kore Savaşı 1950 -1953

Kore Savaşı, Güney Kore'de Hanguk-jeonjaeng (Han-Guk Savaşı) ve ya Yugio sabyeon (25 Haziran Olayı), Kuzey Kore'de Chogukhaebang chŏnjaeng (Vatan Kurtuluş Savaşı). 1950-1953 yılları arasında yapılan, Kuzey Kore ile Güney Kore arasındaki savaştır. Savaş, Amerika ve Müttefiklerinin, daha sonra da Çin Halk Cumhuriyeti'nin müdahelesiyle uluslararası bir boyut kazanmıştır. Kore Savaşı sonunda Kore'nin bölünmüşlüğü korunmuş ve bugüne kadar gelen birçok sorun miras kalmıştır.

Savaş öncesinde Kore, kolera salgınlarına uğrayan, okuma-yazma oranı düşük ve endüstrileşmeyi kaçırmış bir ülkeydi. Son yüzyıl boyunca, Uzakdoğu güç oyunlarında satranç tahtasındaki bir piyon gibi oynanmıştı. Kendi güvenliğini arttırmak ve Çin üzerinde daha rahat nufuz kurmak için 1905 yılında Japonya, Rus Çarlığı'nı yenerek Kore'ye sahip olmuştu.

Kore; 1945 yılında Japonya'nın teslimiyetinden sonra, Amerika ile Sovyetler Birliği arasındaki anlaşmazlığın yüzeye çıktığı ilk yerlerden birisi oldu. Bu iki süper güç Japonya'dan aldıkları Kore toprakları üzerinde yerli ama kendilerine bağımlı hükümetler kurduktan sonra 1948-1949 yıllarında askerlerini çektiler. Böylece Sovyet yanlısı Kuzey Kore ile Amerikan yanlısı Güney Kore kuruldu ve 38. enlem aralarında sınır oldu.

Sovyet lideri Stalin'in desteğiyle Kuzey Kore birlikleri 25 Haziran 1950'de 38. enlemin güneyine doğru hareket etti. Böylece Kore Savaşı resmen başlamış oldu.

ABD Başkanı Truman'a göre bu harekat Sovyetler Birliği tarafından yönetilmekteydi ve geniş ölçekli bir Çin-Sovyet ortak saldırısının ilk adımıydı. Fakat yine de Amerika'nın ilk tepkisi ölçülüydü. Truman Japonya'daki Amerikan birlikleri komutanı General Douglas MacArthur'a Güney Kore'ye malzeme yardımı yapılması için emir verdi. Ayrıca Amerika, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ni derhal toplantıya çağırdı. Bir Amerikan tasarısı dokuz olumlu ve bir çekimser (Yugoslavya) oy ile kabul edildi. Kıta Çin'inin (Çin Halk Cumhuriyeti) BM'de temsil edilmemesini protesto etmekte olan Sovyetler Birliği, temsilcilerini konseyden çekmiş olduğu için kararı veto edemedi. Güvenlik Konseyi'nin aldığı bu kararla Kuzey Kore'nin saldırgan olduğu belirtiliyor ve birliklerini 38. enlemin kuzeyine çekmesi isteniyordu.

Kuzey Kore'nin BM kararını dinlememesi ve askeri durumun Güney Kore açısından gittikçe kötüleşmesi, Amerika'nın Hava ve Deniz birliklerini harekete geçirmesine yol açtı. 8. Amerikan Filosu Tayvan Adası'na yollanarak Kore'nin düşmesi durumunda adanın savunulmasında güçlü olunması sağlandı. Aynı gün, yani 27 Haziran'da, BM Güvenlik Konseyi, üye devletleri Güney Kore'ye yardım etmeye çağıran karar tasarısını kabul etti (7'ye karşı 1 oyla; Yugoslavya karşı, Mısır ve Hindistan çekimser).

Birleşmiş Milletler'in Güney Kore'ye birlikler yollamasıyla (bu birliklerde kara kuvvetlerinin %50'si, hava kuvvetlerinin %93'ü ve deniz kuvvetlerindin %86'sı Amerikalı'ydı) Kuzey Kore yenilmeye ve geri çekilmeye başladı. Kuzey Kore'yi 38. paralelin kuzeyine iten BM kuvvetleri eski sınırlarda durmadı ve iki Kore'yi birleştirme amacıyla Kuzey'i işgale başlayıp Çin sınırına kadar yaklaştı.

Bu durum, savaşa daha önce ilgisiz olan Çin'in tepkisine yol açtı. O zamana kadar Çin, bütün ilgisini milliyetçi Çin hükümeti'nin idaresinde olan Formoza (Tayvan) Adası'nın geri alınmasına vermişti. Ancak, Amerikan müttefiki bir Kore kurulması Çin'i ciddi bir şekilde tehdit ediyordu. 38. Enlem'in geçilmesi durumunda savaşa gireceğini açıklayan Çin, BM birliklerinin durmaması sebebiyle aktif olarak Kuzey Kore'yi desteklemeye başladı.

24 Ekim 1950'de Amerikalı Mareşal Douglas MacArthur "savaşı bitirecek bir hücuma" girişeceğini söylemesiyle 'Çin Halk Gönüllü Ordusu' (Çince: 中国人民志愿军)' adında yüzbinlerce Çinli "gönüllü" sınırdaki Yālù nehrini geçerek gizlice Kore'ye girdi ve birçok Amerikan/BM birliğini savaş dışı bıraktı. BM'nin zaferi, kısa süre içinde toplu geri çekilme halini almıştı.

Ocak 1951'de Başkan Truman, savaşı yürütebilmek için, Amerikan Kongre'sinden özel yetkiler istedi. 50 Milyar dolarlık bir savaş bütçesi oluşturuldu. Amerikan ordusu kısa süre içinde mevcudunu %50 arttırdı ve bölgeye ek hava birlikleri yolladı.

Kore Savaşı artık Kuzey - Güney Kore savaşı değil, Çin-ABD savaşı olmuştu.

'Çin Halk Gönüllü Ordusu' BM birliklerini 38. paralelin güneyine püskürterek Güneyi işgale başladı. Ancak, Birleşmiş Milletler ordularının karşı saldırısı sonucunda cephe 38. paralel boyunca sabitlendi. Bu arada Mareşal Douglas MacArthur'un, Başkan Truman'ın aksi yöndeki emirlerine riayet etmeyerek ordularını tekrar Çin sınırına kadar ilerletmek istemesi üzerine Truman tarafından resmen emekliye sevkedildi. Savaşın durağan bir nitelik alması ve iki tarafın da herhangi bir kazanç elde edememesi, tarafları barış görüşmeleri yapmaya itti. 1951 Nisan'ında başlayan görüşmeler sonucunda ancak 1953 Temmuzu'nda barış antlaşması imzalandı.

Kore Savaşı sonucunda Kuzey Kore, Çin ile batı bloğu arasında tampon bölge haline geldi. Savaştan yine en çok Koreliler zararlı çıktı. Kore yakılıp yıkıldı;yaklaşık olarak 3 milyon insan öldü Bunlardan yaklaşık 36.000'i Amerikan askerinden, 600.000'i Koreli askerlerden ve 500.000'i Çin'li askerlerden oluşmaktadır.

Bu savaş Amerika Birleşik Devletleri'ne atom silahları gücüne güvenmemeyi öğretti. Amerika'nın atom üstünlüğüne karşın Çin'in ve Sovyetler'in Kuzey Kore'yi desteklemesi, Batı Bloğunu konvansiyonel savaş gücünü arttırmaya itti.

Sovyet baskısına karşı müttefikler arayan ve bu sebeple NATO'ya girmek isteyen Türkiye, bu isteklerini daha kolay elde etmek ve Amerika'ya yakınlaşmak amacıyla Kore Savaşı'na bir tugay yollamıştır.
259 subay, 18 askeri memur, 4 sivil memur, 395 astsubay, 4414 erbaş ve er olmak üzere 5090 kişilik Tuğgeneral Tahsin Yazıcı komutasındaki 1. Türk tugayı, 17 Eylül 1950'de İzmir'den hareket ederek 12 Ekim 1950'de öncü takmı Pusan limanına ulaştı ve 17 Ekim'de ana birliği de Pusan'dan karaya çıktı. Aynı gün Pusan'dan hareket ederek 20 Ekim'de Taeg'a varıp Birleşmiş Milletler ordularına iştirak etti. 10 Kasım'da Taeg'dan hareket ederek 21 Kasım'da Kunuri'ye vararak Amerikan 9. Kolordusu'nun sağ kanadında konuşlandırıldı.

Kore Savaşı'nda çok kiritik noktalarda görevler üstlenen Türk Tugayı 6 Ocak 1951'de Chonan'da 20 gün ihtiyatta kaldıktan sonra savunma mevziinin bir bölümünü elde geçirmekle görevlendirildi. Bu görev için 24 Ocak'ta Chonan'dan hareket eden Türk Tugayı'nın yapacağı muharebenin mahiyeti, düşman mevziine cepheden taarruz etmekti ve netice süngü ile alınacaktı. Sonuçta 26 Ocak 1951'de Kumyangjangni kasabası, 156 rakımlı tepe ve 25 Ocak 1951’de de düşmanın direnek halinde tahkim ettiği 185 rakımlı tepe ele geçirildi. Bu başarılı muharebelerinden dolayı Türk Tugayı'na Amerikan Kongresince Mümtaz Birlik Nişanı ve beratı verildi. Ayrıca Türk Silahlı Kuvvetlerine Güney Kore Cumhurbaşkanlığı Birlik Nişanı verildi.

24 Kasım 1950 sabahı kuzeye ilerleme emrini alan tugay Kunuri'den hareket ederek Kaechon, Sinnimni, Wawon boyunca Tokchon'a doğru yola çıktı. Ancak etrafında Çin Halk Gönüllü birlikleri cephenin arkasına sızmaya başladı. Bu duruma farkeden Amerika ve Güney Kore birlikleri ricat etmeye başladılar. Ancak Türk tugayına ricat emri geç ulaştı. 1. Taburun etrafı kuşatılıp süngülü çatışmaya girmek zorunda kaldı. Ricat harekâtını sağlamak için sonuna kadar direnen 3. Tabur 9. Bölük imha edildi. Geri kalan Türk birlikleri ise Chongchon nehri boyunca geri çekildi.
Çinliler tarafından kuşatılan Türk Tugay'ının subayları ve erleri son ana kadar direnmiş ve Amerikan 9. kolordusunun çevrilmesini önlemişlerdir. Türk Tugay'ının bu kahramanlığı Birleşmiş Milletler'in diğer birliklerinin takdirini toplamıştır.


Turkish Order of Battles
1. Türk Tugayı (Tugay Komutanı Tuğgeneral Tahsin Yazıcı, dönüşte DP milletvekili)

* 241. Piyade Alayı (Alay Komutanı Albay Celâl Dora, alay lağvedildikten sorna Tugay komutan yardımcısı, dönüşte CHP milletvekili)
* 1. Tabur (Tabur Komutanı Binbaşı İmadettin Kuranel)
* 2. Tabur (Tabur Komutanı Binbaşı Miktat Uluünlü, 18 Mayıs 1951'de şehit Mezartaşı)
* 3. Tabur (Tabur Komutanı Binbaşı Lütfi Bilgin, 24 Mayıs 1951'de şehit Mezartaşı)


1. Türk Tugayı'nın toplam kaybı şöyledir: 721 şehit, 2111 yaralı, 175 kayıp , 234 esir (POW) , 298 belirsiz .